"Obezite" sözcüğü Latince "obdere" (oburca yemek) sözcüğünden türeyen bir isim olup, "çok yemek yiyen, herşeyi yiyen" anlamına gelen "obesus" sözcüğünden türemiştir.
Obezitenin oluşmasında ruhsal sorunlar ve hastalıklar önemli yer tutabilmektedir. Yine aynı şekilde, obezitenin varlığı, duygusal olarak örselenmekten başlayarak, yaşam kalitesini şiddetle etkileyen ciddi ruhsal hastalıklara yol açabilir.
Obezite, iç hastalıkları ve cerrahi ile birlikte psikiyatrinin de tedavi alanındadır. Vücutta, sağlığı bozacak şekilde, aşırı yağ birikmesi olarak tanımlanan tablo obezite olarak adlandırılır. Daha geniş anlamda, alınan enerji ile harcanan enerji arasındaki dengesizliğe bağlı olarak yağ hücrelerinin sayıca artması ve büyümesidir.
Yetişkin erkeklerde vücut ağırlığının %15 ila 18'i, kadınlarda ise %20 ila %25'ini yağ dokusu oluşturmaktadır. Bu oranın erkeklerde %25, kadınlarda ise %30'un üzerine çıkması, diğer bir deyişle hesaplanan beden kitle indeksi puanının 30 üzerinde olması obezitedir. Beden kitle indeksi puanı 25 ile 30 arasında olan yetişkin bireyler ise "fazla kilolu" olarak kabul edilir.(Beden kitle indeksi: kilo/ boy x boy)
Ülkemizde de diğer dünya ülkelerinde olduğu gibi obezite görülme sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Ülkemizde yapılan bir çalışmaya göre; obezite görülme sıklığı; erkeklerde %21.2, kadınlarda ise %41.5 olarak bulunmuştur.
Obezitenin oluşmasında başlıca risk faktörleri: aşırı ve yanlış beslenme alışkanlıkları, yetersiz fiziksel aktivite, yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, sosyokültürel etmenler, hormonal ve metabolik etmenler, genetik etmenler, tedavi edilmemiş ruhsal hastalıklar, psikolojik zorluklar, kullanılan bazı ilaçlar, doğum sayısı ve doğumlar arası süre olarak sıralanmıştır.
Bir Çok Ek Hastalıkla İlişkilendirilen Obezite Bir Ruh Sağlığı sorunu Olarak Nerede Durmaktadır?
Obezite yalnızca fiziksel bir problem olmakla kalmayıp aynı zamanda psikososyal bir sorun olarak da tanımlanmaktadır.
Obez bireylerde, normal popülasyona göre beden imajlarından memnuniyetsizlik, benlik saygısında düşüklük, evlilik ya da birlikteliklerinde mutsuzluk, iş ve sosyal yaşamda yetersizlik, cinsel yaşamlarında güçlük gibi psikososyal problemlere daha sık rastlanmaktadır. Obez bireylerde eşlik eden ruhsal hastalıklar normal populasyona göre çok daha sıktır.
Ülkemizde yapılan çalışmalarda obez hastalarda ruhsal hastalık olarak en sık major depresif bozukluk bulunduğu, bunu sırasıyla sosyal fobi, nikotin bağımlılığı, alkol bağımlılığı, kaygı bozukluğu ve obsesif kompulsif bozukluk tanılarının izlediğini bildirmişlerdir. Obezitenin fiziksel ve ruhsal kesişimleri olan bir hastalık olarak değerlendirilmemesi, obez bireylerin ön yargılarla yargılanması ve yaftalanması, bu kişilerde ek ruhsal sorunlar açısından zemin hazırlamaktadır.
Biyolojik etkenler ve kadına dayatılan cinsiyet rolünün neden olduğu psikososyal etkenler, obezite ve obeziteye bağlı ortaya çıkan bedensel ve ruhsal sorunlarla karşılaşma konusunda kadınları, erkeklerden daha riskli bir durumda bırakmaktadır. Bütün bunlardan dolayı obezite, önemli bir kadın sağlığı sorunu olarak da karşımıza çıkmaktadır. Tedavi edilmemiş ruhsal hastalıklarında önemli bir obesite nedeni olabileceği gözden kaçmamalıdır.
Obezitenin Tedavisi
Yapılan araştırmalar gözden geçirildiğinde, obezitenin ruh sağlığıyla doğrudan etkileşiminin olduğu açıktır. Obesite’nin oluşmasında ruhsal sorunlar ve hastalıklar önemli yer tutabilmektedir. Günümüzde yaygınlığı giderek artan, ölümcül sonuçları olan obezitenin tedavisinde etkin sonuçlar elde edebilmek için psikiyatrik tedavi stratejilerini de içeren multidipliner bir yol seçilmesi gerekmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü, obeziteyi dünya çapında bir salgın olarak tanımlamaktadır ve obezitenin tedavi edilebilir dahası önlenebilir bir sağlık sorunu olduğunu öne sürmektedir. Obezitenin tedavi yolları; tıbbi beslenme (diyet) tedavisi, egzersiz tedavisi, davranış değişikliği tedavisi, farmakolojik tedavi ve cerrahi tedavidir. Obezitenin önemli bir bölümünde neden ve sonucun bir parçası olduğu için eşlik eden ruhsal hastalıkların tedavisinin önemine de vurgu yapılmaktadır.
Psikiyatrik bozukluk mevcudiyeti cerrahi yapılmasına engel değildir. Ancak cerrahi adayının cerrahinin komplikasyonlarıyla ruhsal olarak baş edebilir olması, ameliyat sonrası uygulaması gereken ve yaşam boyu sürecek olan diyet, egzersiz ve yaşam tarzı düzenlemesi gibi önerilere uymasını engelleyecek duzeyde bir psikopatolojisinin olmaması gerekmektedir. Eğer böyle bir ruhsal sorun varsa tedavi edilmesi obezite tedavisinin başarısı açısından önemlidir.
Obeziteye Bilişsel Davranışçı Yaklaşım
"Obezite, ruh sağlığı bozuklukları açısından bir neden midir yoksa sonuç mu?" tartışması, obezite tedavisinde psikiyatristlerin mutlaka yer almasına vurgu yapar. Hastanın neden çok yediğinin saptanması, tedavi stratejisinin belirlenmesi açısından çok değerlidir.
Obezitenin davranışçı tedavisinde amaç hastanın yeme ve egzersiz davranışlarında değişim yaratmaktır ve bunun için hastadan bu becerileri edinmesi beklenir; "Kendini İzleme, Hedef Belirleme, Dürtü Kontrolü, Davranışsal Yerine Koyma, Pozitif Pekiştirme".
Özetle obezite tedavi edilebilir bir sağlık problemidir ve obesite tedavisinin psikiyatrik ayağının önemi gün geçtikçe belirginleşmektedir.
Edebiyat ve Obezite
Edebi eserleri incelediğimizde bir çok obez karakterle karşılaşmaktayız. Bu karekterlerin yaşayabileceği ruhsal ve bedensel zorluklar çeşitli olay ve örneklerle vurgulanmıştır. Sinemada obezitenin çalışıldığı alanlardan biridir. Günlük yaşamda fark etmediğimiz birçok ayrıntıyı beyazperde de çok daha vurgulayıcı bir şekilde görebiliriz.
Obezite İle İlgili Filmler ve Televizyon Dizileri
Kaynaklar
1. Yetişkinlerde Obezite: Biyolojik ve Psikolojik Tedaviler için Genel Bir Gözden Geçirme-Klinik Psikiyatri
2. Bariatrik Cerrahinin Psikiyatrik ve Psikososyal Yönleri, 2013, Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar
3. Türkiye’de obezite cerrahisinde psikiyatrik değerlendirme: Uzlaşma ve kılavuz gereksinmesi,Anatolian Journal of Psychiatry
4. http://www.huffingtonpost.com/michael-kimball/obesity-book_b_1914411.html
5. http://totalformfitness.com/obesity-is-preventable/